Sekiz ay önce üçüncü çocuğumuz hayatımıza girdi. Daha önce kariyerleri, stresleri ve hatta yıllık planları nasıl yönlendirebileceğimizi yazmıştık. Bunlar gibi harika ama hayatımızda karışıklık yaratan olaylar için hazırlıklı olacağınızı düşünebilirsiniz belki, ama Mike Tyson’ın şakayla karışık söylediği ünlü bir söz vardır: “Ağzına yumruğu yiyinceye kadar herkesin bir planı vardır.”
Geçen yıl bizim için önceliklendirme zamanıydı. Önemli olan fakat acil olmayan şeyleri yapmayı isteksizce ve acılı bir şekilde keserken sürekli olarak en temel öncelikleri ve etkinliklerimiz belirliyoruz.
Hayatınızda böyle radikal bir önceliklendirme yapmayı gerekli kılan bir olay yaşıyor olabilirsiniz. Bu iş değiştirme, hasta bir ebeveynle ilgilenme, taşınma ya da bir hastalıkla yüzleşme olabilir. Bu tür büyük değişiklikler, ana odaklanmayı ve refahı korumayı zorlaştırır. Hatta gelecek ayları ve yılları daha az düşünmenize yol açabilir. Uzun vadeli hedefler her zaman önemlidir ama hayatın en yoğun anlarında bunlara odaklanmak zor olabilir.
Uzun vadeli hedeflerinizle uyumlu, günlük veya haftalık alışkanlıklar ileriye yönelik düşünmenin zor olduğu zamanlarda bile sizi yolunuzda tutabilir. İstikrarsız bir zamanda düzen sağlamanıza yardımcı olurlar. Her birimiz hayatımızı yapılandırmak, zihinsel ve fiziksel sağlığımızı korumak ve hayata bilinçli bir şekilde yaklaştığımızdan emin olmak için alışkanlıklara sahibiz. Bu alışkanlıklar herhangi bir zamanda önemli fakat en yoğun ve en kaotik dönemlerimizdeyse çok daha önemlidir. Peki bu alışkanlıklar neler?
Düzenli alışkanlıkların korunmasındaki ilk adım, onları açıkça dile getirmek ve izlemektir. Asıl önemli nokta, bunun basit olmasını sağlamaktır. Hayatınızı devam ettirmek için günlük veya haftalık olarak yapmanız gereken 5-10 şey nedir? Bunları bir kenara yazın ve takip edin. Örneğin Momentum uygulaması günlük ve haftalık alışkanlıklar belirlemenin ve bunları hatırlamanın kolay bir yoludur. Buna benzer çok sayıda uygulama mevcut. Eğer eski kafalıysanız basit bir Excel sayfası ya da kağıt ve kalem kullanabilirsiniz. Önemli olan doğru alışkanlıkları belirlemek, bir yere yazmak ve takip etmektir.
Alışkanlıkları belirlerken atılacak en kritik adımlar dört ana alanda kümeleniyor.
Birincisi, kişisel düşünce. Bu kişiye bağlı olarak radikal biçimde farklılık gösterebilir. İnançlı insanlar olarak bu bizim için dua ve kutsal çalışmaları içerir. Ayrıca günlük tutmak, çocuklarımızın söylediği komik şeyleri kaydetmek, hayatımızda neler olduğunu ve haftada birden fazla minnettar olduğumuzu kaydedebildiğimiz minnet günlükleri hazırlamak gibi dini açıdan agnostik alışkanlıklar da olabilir. Araştırmalar bu tür uygulamaların hayatımızdaki değişimleri daha iyi yönlendirmemize yardımcı olduğunu ve deneyimlediğimiz iyi şeylerden keyif aldığımızı gösteriyor.
Bununla ilgili olarak, profesyonel düşünce için zamana ihtiyacımız var. John yıllarca aynı mesleki rutini sürdürüyor. Haftalık bir planlayıcı kullanır ve pazar gecesi oturup hafta içindeki en önemli toplantılarını ve önceliklerini ayrıntılarıyla planlar. Bu sayede sadece en görünür veya en acil olana değil, gerçekten önemli olana odaklanır ve ortaya çıkan yeni ihtiyaçlara daha kolay öncelik verebilmesi için bir yapı sunar. Sonra, her sabah planlayıcıya o gün yapılması gerekenleri önceliklendirdiği bir not kartı yerleştirir. Öncelikler ve yapılacaklar üzerinde her gün basitçe düşünmek verimlilik ve odaklanma açısından anlamlı bir fark yaratabilir.
Üçüncü kategoriyse ilişkileri kurmak ve sürdürmektir. Sosyal bilimler, ilişkilerin kişisel esenlik üzerindeki önemini net biçimde ortaya koyuyor. İlişkilere öncelik vermek ve iyi yönetmek önemlidir. Biz şu anda çocuklarımızla ve birbirimizle ilişkimize odaklanıyoruz. Her gün hepimizin bir araya geldiği ve birlikte vakit geçirdiği, başımızdan geçen iyi ve kötü şeyleri konuştuğumuz ve okumalar yaptığımız bir uyku öncesi ritüeli düzenliyoruz. Bir çift olarak her gün konuşmak için zaman ayırmaya ve haftada birkaç kez çocuklar olmadan dışarı çıkmaya çalışırız. Ayrıca her birimiz haftada bir kez bir veya iki arkadaşımızla zaman geçirmeye çalışıyoruz. Bunlar kulağa küçük şeyler gibi gelebilir ama olumlu ilişkiler ve duygusal sağlığı korumak için kritik öneme sahipler.
Son olarak, hepimiz fiziksel ve zihinsel sağlığı destekleyen alışkanlıklara sahip olmalıyız. Araştırmalar haftada en az iki gün egzersiz yapan kişilerin daha mutlu olduğunu (daha fazla yapanlarda bunun arttığını), 20 dakika kadar kısa bir sürede egzersiz yapmanın moralinizi yükseltebileceğini ve 11 dakika boyunca ağırlık kaldırmanın metabolizma hızını artırabileceğini gösteriyor. Zihinsel sağlığı korumak için günlük olarak meditasyon yapmak, düzensiz ve dengesiz zamanlarda düzeni ve dengeyi geri getiren bir kurtarıcı olabilir. Headspace ve Calm gibi aplikasyonlar, bu uygulamaları hiç olmadığı kadar kolay erişilebilir hale getirdi ve hem takip etmeyi hem de sürdürmeyi basitleştirdi. Bilimsel açıdan da desteklendiği gibi, okuma ve yazmaya her gün 30 dakika ayırmak zihinsel sağlığımızı da iyileştirebilir.
Herkesin hayatı farklıdır ancak hepimiz yoğun, düzensiz ve stresli dönemlerden geçeriz. Bu zamanlarda kısa vadeli alışkanlıklar, yani haftalık veya günlük uygulamalar uzun vadeli hedeflere odaklanmanın, yaşamını sürdürmenin ve başarılı olmanın bir yolu olarak kullanılabilir.