İşin Yeni Dünyası canlı yayın serimizin bu bölümünde Vodafone Türkiye CEO’su Engin Aksoy ile sürdürülebilirlik ve amaç odaklılık noktasındaki şirket stratejilerini, yetenekli işgücünü oluşturmak ve elde tutmak hakkındaki girişimlerini konuştuk ve pek çok diğer gündem başlıklarının derinliklerine indik.

15 senedir Türkiye’de faaliyet gösteren Vodafone, içinde bulunduğu telekomünikasyon sektörünün büyük bir değişim ve dönüşüm yaşadığı bu günlerde önemli yatırımlara imza atarak kendini Türkiye pazarında geliştirmeye devam ediyor. Türkiye’nin en büyük uluslararası doğrudan yatırımcılarından biri olarak telekomünikasyon pazarında yer aldıklarını belirten Engin Aksoy, en önemli stratejilerinin dijital bağlantılı yaşamı bireyler ve kurumlar için erişilebilir kılarak onların ihtiyaçlarına özel ürün ve servisler geliştirmek olduğunu söylüyor. Ayrıca, ülkemizdeki bu uzun yolculuğunun topluma olan etkilerini daha sağlıklı ve nesnel bir şekilde değerlendirebilmek amacıyla Vodafone, Politika Analiz Laboratuvarı ile birlikte “Ekonomik Etki” adlı bir analiz çalışması yaparak ülkemize sağladıkları ekonomik ve sosyal faydayı gözlemleme imkanını elde ediyor. Bu raporda hem şirketin kendi ekosistemi üzerindeki dönüşücü etkilerini hem de ülke ekonomisine sunduğu katkıları değerlendirdiklerine vurgu yapan Aksoy, 15 senedir yaptıkları yatırımların reel değerinin 63 milyar TL olduğunun altını çiziyor. İletişim hizmetinin yanı sıra Vodafone, dijitalleşmenin gücünü kullanarak pazaryeri, finans ve sigorta hizmetleri sağlama alanında dijitalleşmek isteyen işletmelerin destekçisi olma yolunda yeni nesil bağlantı, Vodafone Yanımda uygulaması ve kurumlara çözüm sunan Vodafone Business gibi projeler hayata geçiriyor. Öte yandan, toplumsal yaşamda eşitliğin sağlanmasını ve kadın istihdamının artırılmasını Akıllı Ekonomi Modeli olarak tanımladıklarını söyleyen Aksoy, şirket içerisinde ve dışarısında kadınların güçlenmesine yönelik çalışmalarda bulunduklarını belirtiyor. Günümüzde telekomünikasyon sektöründeki kadın çalışan oranı yüzde 30 iken, Vodafone bünyesinde bu oran yüzde 44 olarak karşımıza çıkıyor. Sürdürülebilirlik ve amaç odaklılığın iş stratejilerinin merkezinde olması gereken iki önemli faktör olduğuna değinen Aksoy, Vodafone’un kullandığı teknolojilerle toplumu dönüştürmeyi ve dünya bazındaki toplam küresel karbon emisyonlarını 2040 yılına kadar net sıfıra düşürmeyi hedeflediğini vurguluyor. İnsan kaynağının elde edilmesi ve geliştirilmesi noktasında ise dünyada küresel bir rekabet başladığına dikkat çeken Aksoy, Vodafone Türkiye olarak yetenek stratejilerini hayata geçirirken çalışanlarının değişen beklentilerini temel alarak organizasyonlarını geleceğe hazırlamayı ve dijital dönüşümlerini güçlendirmeyi hedeflediklerini bizlere aktarıyor. Ek olarak Vodafone, şirket içerisindeki işgücü yeteneğini geliştirmek için unutmak, yeniden öğrenmek ve yeni beceriler kazanmak kavramlarını hayatlarının bir parçası hale getirerek hem ticari hem de teknoloji ekiplerinde farklı uzmanlıkları pekiştirecek Red Akademi gibi özel gelişim programları tasarlıyor.

Dünyada ve iş hayatında önemli teknolojik değişimlerin ve dönüşümlerin yaşandığı bu günlerde, Vodafone Türkiye’nin sürdürülebilirlik ve amaç odaklılık bağlamındaki fikirlerini, stratejilerini ve girişimlerini dinledik. Yeni canlı yayın serilerimizle iş dünyasının bugününe ve geleceğine ışık tutmaya devam edeceğiz.