Kimse kötü adam olmak istemez. Ama zorlu bir karar verilmesi gerektiğinde bir lider için çok iyi olmak yetersiz kalabilir ve sorumluluktan uzak bir hareket gibi görünebilir. “Çok iyi” olma tuzağına düşmeyin:
- Yüzleşmelerden kaçınmak. Bazen yeni işe giren biri üstlendiği rolleri gerektiği gibi yerine getiremez. Çalışanın boşuna debelenmesine müsaade etmek, onu kovmaktan çok daha acımasız bir hareket. Bu kişiye karşı nazik olun ama aynı zamanda açık da konuşun. Başarılı olabileceği bir yere geçmesine yardım edin.
- Dış kapının mandalı olmak. Özellikle işini yapmayan ya da teslim tarihlerini kaçıran kişilere iyi davrandığınız zaman iyi niyetinizden faydalanmaya başlayacaklardır. İnsanların size saygı duyması için onlara sert davranmak zorunda değilsiniz ama organizasyonunuzun belli standartlara uyduğundan ve herkesin görevini yerine getirdiğinden emin olun.
- İç gözlemden kaçınmak. Bunu “kendinize çok iyi davranmak” olarak düşünün. Kendinizle ilgili acı gerçeklerle yüzleşin ve geribildirimlerini paylaşmaları için çalışanlarınıza fırsat sunun. Değerli bakış açıları edinecek ve bir lider olarak olgunlaşacaksınız.
Michael Fertik’in “The Problem with Being Too Nice” adlı yazısından uyarlandı.
Ayrıca Arzu Pınar Demirel’in “Eksik Etekten Dünya Liderliğine” isimli makalesi de ilginizi çekebilir.