SPONSORLU İÇERİK -

İK Büyümeyi Tetikleyen Güçlü bir Stratejik Ortak 

4 Kasım 2015, Çarşamba

Şirketlerdeki İnsan Kaynakları (İK) fonksiyonu radikal bir değişim geçiriyor. Genellikle idari bir birim olarak kabul edilen İK, artık stratejik bir ortak haline geliyor. İK birimi, artık kurumsal başarının temelini oluşturan işe alım, büyüme ve yetenek yönetimi alanlarına daha yoğun odaklanıyor. İşe alım danışmanlık firması Michael Page’in yeni global İnsan Kaynakları Barometresi, İK’nın insana öncelik verdiğinde, şirketlerin büyüme ve dönüşüm planlarında etkin rol oynadığını ortaya koyuyor.

7 bölgede bölgede (Kıta Avrupası, Birleşik Krallık ve İrlanda, Kuzey Amerika, Latin Amerika, Asya Pasifik, Afrika ve Orta Doğu), 65 ülkede, üretimden satışa, teknolojiden inşaata kadar pek çok farklı sektörden 2,500’den fazla İK liderinin görüşlerin derlenen araştırmanın ortaya çıkardığı bulgular şöyle:

01

İK, büyümenin anahtarı haline gelmekte ve hem operasyonel hem stratejik iş ortağı olma yolundaki gelişimine devam etmelidir. En azından bazı bölgelerde, ekonomik çöküş neticesinde çalışanların işten çıkarılması ve maliyetlerde kesintiye gidilmesi gibi zor İK görevleri, artık İK’yı daha fazla stratejik girişimde bulunmaktan alıkoymayabilir. Aynı zamanda yeniden İK verilerine ve performansı yönetmek üzere temel performans göstergelerine (KPI’lar) odaklanıldığı da görülüyor.

02

Pek çok bölgedeki güçlü istihdam beklentileri ekonomik büyümede yeni bir aşamaya işaret ediyor. Özellikle Almanya, Birleşik Krallık ve İrlanda gibi ülkelerden gelen iyimser rakamlar, işgücünün artırılmasına yönelik gelecek planları hakkında olumlu mesajlar veriyor.

İK büyümekte ve etkisi artmaktadır. Çalışanların elde tutulması ve işveren markalaşması, ilkinde olduğu gibi bu yeni değişimde de aynı ölçüde önemli olacaktır.

03

Yetenek Savaşları. 1990’ların sonlarındaki teknoloji hamlesinin yol açtığı talepteki ilk tırmanışın ardından, bunun uzun süredir beklenmekte olan İkinci Yetenek Savaşının başlangıcı olduğu yönünde açık işaretler bulunmaktadır. Teknoloji ve ilgili diğer sektörler bu yeni yetenek savaşının ön saflarında olmakla birlikte, çok geçmeden diğer sektörlerin de bu yolu izleyeceği öngörülmektedir.

İK birbirinden farklı bu karmaşık zorluklara hazır mı? Gelecek on iki ay içinde işgücü sayılarında bir artış öngörmelerine rağmen, kurumlar özellikle kaynak sayıları bakımından İK ekiplerinde kayda değer bir büyüme gerçekleştirmeyi planlamıyor. Bu tespit, İK profesyonellerinin, çalışanlarının büyüyen bir işgücü ile başa çıkmasına yardım etmeye hazır olup olmadığı konusunda bariz soruları gündeme getiriyor. İK, işin gerektirdiği büyüme hızının üstesinden gelebilecek mi? Bu konu, öngörülebilir gelecekteki temel zorluklardan birini teşkil ediyor.

ARAŞTIRMA HAKKINDA: Michael Page´in Global İK Barometresi, Mayıs-Haziran 2015 tarihlerinde dünya genelindeki İK yöneticileri ve liderlerinin katıldıkları online anket ile gerçekleştirilmiştir.

Araştırma kapsamında yedi bölgede (Kıta Avrupası, Birleşik Krallık ve İrlanda, Kuzey Amerika, Latin Amerika, Asya Pasifik, Afrika ve Orta Doğu), 65 ülkede, üretimden satışa, teknolojiden inşaata kadar pek çok farklı sektörden 2,500’den fazla İK liderinin görüşü derlenmiştir.

Araştırmaya katılanların çoğunluğu, 15 yıl veya daha fazla bir süredir İK bölümünde çalışan, bilgi birikimi ve deneyime sahip kişilerden oluşmuştur.

Paylaş:

Bu içeriği beğendiyseniz daha fazlası için ücretsiz üye olun!

SEÇENEKLERİ GÖRÜNTÜLE

Sınırsız Erişime Sahip Olmanın Tam Zamanı

HBR Türkiye içeriğine bir yıl boyunca tüm platformlardan erişin!
ABONELİĞİMİ BAŞLAT

Tüm Arşive Gözatın

Paylaş