2012 yılında karbon azaltma hedeflerini belirlemeye başlayan teknoloji devi Acer, iki yıl önce küresel yenilenebilir enerji girişimi RE100’e katıldı ve 2035’e kadar yüzde 100 yenilenebilir enerji kullanımını taahhüt ediyor. Acer EMEA Başkan Yardımcısı Grigory Nizovsky ile Acer’ın Türkiye’deki faaliyetleri, ürün yenilikleri ve sürdürülebilirlik hedefleri hakkında konuştuk.
HBR: Yaklaşık 30 yıldır Acer'dasınız ve uzun zamandır üst düzey görevlerde bulundunuz. Bu süre zarfındaki faaliyetlerinizden bahseder misiniz? Şirketin Avrupa, Orta Doğu ve Afrika'daki varlığı nasıl bir gelişim gösterdi?
1976’da kurulan Acer, kendini insanların hayatlarını iyileştirecek yenilikçi ürünlerin geliştirilmesine, tasarlanmasına, pazarlanmasına, satışına ve desteğine adayan bir donanım, yazılım ve servis şirketidir. Bu misyonuyla Acer’ın teknolojiyi belirli bir kesime değil, herkese ulaştırmayı hedeflediğini, insan ve teknoloji arasındaki engeli kaldırmak için çalıştığını söyleyebiliriz. Toplumun ihtiyaç ve taleplerine karşılık gelecek en güncel ürün ve hizmetleri satışa sunar ve satış sonrasında da kullanıcılara destek olur. Acer’ın kurulduğu günden beri misyonu olan bu değerler benim görev yaptığım süre içerisinde daha da güçlenerek şirketin geleceği yakalamasında çok önemli bir rol oynadı.
Bununla birlikte Acer’ın yolculuğunda tüketicinin değişen teknoloji alışkanlıklarının etkisi kaçınılmaz oldu. Günümüzde artık teknolojinin insana faydalarından bahsetmeye gerek yok. Ancak teknolojiyle ilgili yaşadığımız zorlukların çok daha belirleyici olduğu ortada. Bu zorluklar farklı şekillerde karşımıza çıkabiliyor. Örneğin insanlar çok karmaşık olduğunu düşündüğü cihazlardan ya da yeniliklerden korkuyor, bunlar karşısında kafa karışıklığı yaşıyor, bilgi eksikliği hissederek kullanmaktan mahrum kalıyor. Bir de bazı ürün ve teknolojilerin finansal sebepler nedeniyle erişilebilir olmaması, edinildikten sonra ise sorun yaşanması durumunda ilgili firmadan destek alamama gibi durumlar yaşanabiliyor. Acer olarak tüm bu problemleri ortadan kaldırmak için çalışıyoruz.
En güncel teknolojiyi uygun fiyatlarla erişilebilir hale getirmek, satış sonrasında da insanların yanında olmak, kolay kullanılabilen, konforlu ürünler üretmek bizim bu anlamdaki araçlarımız ve bu araçlarla teknolojiyi belirli bir kesime değil, herkese ulaştırabildiğimizi düşünüyorum. Bu bizi tüm dünya pazarlarında en önemli oyunculardan biri haline getiriyor.
Türkiye pazarında karşılaştığınız kolaylıklar ve zorluklar nelerdir? Bunlarla nasıl başa çıkıyorsunuz?
EMEA bölgesi (Avrupa, Orta Doğu ve Afrika) içinde yer alan Türkiye, Acer için yükselen pazarlardan biri. Bu bölge içinde çok farklı ülkeler ve dinamikler var. Örneğin, Almanya, Birleşik Krallık gibi son kullanıcının satın alma gücünün yüksek olduğu ülkeler; Rusya, Fransa gibi oyuncu kitlesinin büyük olduğu ülkeler var. Türkiye bu ülkeler arasında pazar payı hedefini yükselten ve yıllar içerisinde en yüksek büyümeyi gerçekleştiren ülkelerden biri. Mevcut durumda Acer ürünlerinin Türk tüketicisinde iyi bir algısı olduğunu biliyoruz. Bu noktada bizim için her zaman çok önemli bir pazar olan Türkiye’deki kullanıcılarımıza en iyi teknolojiyi ve en iyi deneyimi, en iyi fiyatlarla sunmaya devam edeceğimizi belirtmek isterim.
Türkiye'deki 2023 ve sonrası hedeflerinizden bahseder misiniz?
Acer inovasyonlar için çalışan bir şirket. Bu yüzden gelişmeleri takip ediyor ve uzun dönemli olarak planlamalar yapıyor. Acer olarak son kullanıcıya ne sunduğumuza her zaman öncelik veriyoruz ve son kullanıcı için kullanıma en uygun, erişilebilir cihazları onlarla buluşturuyoruz. Acer her zaman kullanıcıların iyi bir deneyim yaşamasını ve güçlü bilgisayarların erişilebilir olmasını hedefliyoruz. 2023 ve sonrasında yeni ürünlerimizle birlikte farklı ürün gruplarıyla, tüm kullanıcıların ihtiyaçlarını karşılayacak bilgisayarlar sunmaya devam edeceğiz. Türkiye’deki 2023 yılı için dizüstü bilgisayar pazar payı hedefimiz yüzde 12. Ancak yol haritamızda bundan çok daha fazlası var. Tüm bu yeni gelişmelerle birlikte Türkiye'de 2023 yılındaki gelirimizin 100 milyon doların üzerine çıkmasını bekliyoruz.
Ürün yelpazenizi notebook dışında ne gibi geliştirmeyi düşünüyorsunuz?
Dizüstü bilgisayar Acer’ın en güçlü olduğu kategori. Türkiye özelinde konuşacak olursak, GFK verilerine göre Acer’ın 2022 yılı 4. çeyrek dizüstü bilgisayar satışlarındaki payı yüzde 10’u geçti. 2022 yılında pazardaki gelirimiz ise dolar bazında yüzde 24 arttı. Elde ettiğimiz gelire en büyük katkıyı yapan ürün grubu ise başta oyun kategorisi olmak üzere bireysel tüketicilere yönelik sunduğu dizüstü bilgisayarlar oldu. Özellikle oyun dizüstü bilgisayarlarındaki gelirimiz yıllık bazda yüzde 105 arttı. Her zaman tüketicisinin ihtiyaçlarına karşılık gelen ürün ve teknolojiler geliştiren bir marka olarak geçtiğimiz günlerde tanıttığımız yeni ürünlerde, oyun başta olmak bireysel tüketici segmentindeki dizüstü bilgisayarlara artan talebin etkilerini somut bir şekilde görüyoruz. Bununla birlikte Acer olarak bilgisayar dışı kategorilerde de ürün geliştirmeye devam ediyoruz. 2022 yılı 4. çeyrek verilerine göre grup düzeyinde, bilgisayar dışı ürünlerimizin payı yüzde 26,3'e ulaştı. Bu bizim için son derece sevindirici bir gelişme. Türkiye’de de bu yıl bilgisayar aksesuarlarından e-mobilite cihazlarına ve Altos sunucularına kadar birçok yeni ürünü Türk kullanıcılarımız ile buluşturmayı hedefliyoruz. Bu ürünlerin bazılarını EMEA ülkelerinde sunmaya başladık.
CES öncesi Las Vegas’ta tanıttığımız ürünlerde eKinekt aslında Acer’ın sahiplendiği değerleri ve yenilikçi bakış açısını ortaya koyan bir ürün. Aktif ve sürdürülebilir yaşam biçimlerini desteklemek için geliştirdiğimiz eKinekt bisiklet masasını sürücünün pedal çevirerek ürettiği enerjiyi dizüstü bilgisayarları veya diğer cihazları şarj etmek için dönüştürerek aynı anda hem egzersiz imkanı hem de iş üretkenliği sağlıyor.
Spatiallabs ürününüz ile kullanıcılara gerçek bir 3 boyutlu deneyim sunuyorsunuz. Bu teknolojiye talep nasıl ve hangi alanlarda uygulanmasını bekliyorsunuz?
3 boyutlu teknolojiler sağlıktan eğitime farklı sektörlerde uzun yıllardır kullanılıyor. Bu alanda sunduğumuz teknolojiler ile oyun dünyasında fark yaratmak istiyoruz. Günümüzün oyuncularının izleme deneyimleri maalesef büyük ölçüde 2 boyutlu görüntüleme cihazlarıyla sınırlı. Ancak bu durum artık değişiyor. Pazara en son sunduğumuz, tam geometrik 3D görüntüleme ve stereoskopik 3D teknolojisinin gücünü açığa çıkaran yeni özellikleri ile SpatialLabs TrueGame 3 boyutlu oyun deneyiminin sınırlarını zorlayacak bir ürün. SpatialLabs TrueGame'in yeni 3D Ultra modu, 3D+ oyun moduna ek olarak oyuncuların 3D oyun dünyasının derinliklerine inmelerini sağlıyor. Oyuncular, 3D Sense özelliği ile stereo 3D efektleri görsellik ve performans açısından tercihlerine göre özelleştirebiliyorlar. SpatialLabs TrueGame uygulaması, tek tıklamayla stereoskopik 3D oyun dünyasının kapılarını açıyor. SpatialLabs Community'deki yeni TrueGame forumunda oyuncular fikir ve deneyim alışverişinde bulunabiliyorlar.
Sürdürülebilirlik için ürettiğiniz çevreye duyarlı ürünler hangi açılardan çevre dostudur? Earthion: Earth+Mission ve 2035 konseptinizden bahseder misiniz?
Sürdürülebilirlik konusundaki çabalarımız yaklaşık 10 yıl öncesine dayanıyor. Acer olarak enerji yönetimi ve yeşil enerji kullanımıyla karbon emisyonunu azaltma hedeflerimizi 2012 yılında belirlemeye başladık. 2013 yılının başından beri de farklı iş alanlarında yeşil enerji kullanıyoruz. 2020 yılı itibarıyla karbon emisyonlarını dünya çapında yüzde 60 azalttık ve yüzde 44 yenilenebilir enerji kullanımına ulaştık.
Acer Grup olarak yaklaşık iki yıl önce yüzlerce büyük işletmeyi bir araya getiren küresel bir kurumsal yenilenebilir enerji girişimi olan RE100'e katılarak 2035’e kadar yüzde 100 yenilenebilir enerji kullanımını taahhüt ettik. Bununla birlikte çalışanlarımızın ve tedarik zinciri ortaklarımızın güçlü yönlerini birleştiren ve şirketin sürdürülebilirlik konusundaki çalışmalarının etkisini artıracak "Earthion" platformunu hayata geçirdik. Earthion’un odaklandığı başlıca konular, yüzde 100 yenilenebilir enerji kullanmak, ürün ve ambalaj tasarımında daha fazla geri dönüştürülmüş malzeme kullanmak, üretimin çevre üzerindeki etkisini en aza indirmek, lojistikte daha küçük bir karbon ayak izi bırakmak ve geri dönüşüm başlığı altında kaynakları geri dönüştürmek, yeniden kullanmak ve kaynakların kullanım amaçlarını yeniden belirlemek olarak sıralayabiliriz.
2021 yılında ilk sürdürülebilirlik odaklı ürünümüz Aspire Vero dizüstü bilgisayarımızı, Earthion platformunun çatısı altındaki çalışmalarımızın somut bir örneği olarak hayata geçirdik. Geçtiğimiz yıl ise tüketicilere, işletmelere ve kurumlara ekolojik ayak izlerini azaltmak için daha fazla seçenek sunarak daha sürdürülebilir bir geleceği destekleme taahhüdüyle Vero serimizi yeni ürünlerle genişlettik. Vero dizüstü bilgisayarlarda ve hepsi bir arada masaüstü bilgisayarlarda, monitörlerde, projektörlerde ve çevre birimlerinde, geri dönüştürülmüş (PCR) plastik malzeme, OBP (okyanusla ilişkili plastik) ve geri dönüştürülebilir ambalaj kullanılıyor. Cihazların veya bileşenlerinin sökülmesini, tamirini, yükseltilmesini ve geri dönüştürülmesini kolaylaştırarak israfın önüne geçiyoruz ve aynı zamanda kullanım ömrünü uzatıyoruz.
