Pandemiyle beraber dinleme oranlarının daha da arttığı podcast ekosistemi, kendi inovatif girişimlerini de doğurarak yeni dinleme kültürleri oluşturuyor. Yeni dinleme kültürleri, mevcut yeni medya ortamında hem içerik üretici hem de tüketicileri için ihtiyaçlara göre şekillenebilir. Bu gelişmeleri anlamak, podcast ekosistemindeki yenilikleri kavramak üzere Poddy’nin CEO’su Cüneyt Göktürk ile konuştuk.
Henüz yeni bir girişim olan Poddy’den ve şu an bulunduğu aşamadan bahseder misiniz? “Herkesin sesini duyurabilmesi’’ gibi bir amaçla çıktığınız yolda, hangi dijital araçları ve hedef kitleyi düşünerek hareket ediyorsunuz?
Hikayenin gücüne ve herkesin anlatacak bir hikayesi olduğuna inanıyoruz. Bu bakış açısıyla Poddy ile herkesin özgürce ve her dilde sesini duyurabildiği global bir platform oluşturmak, herkese sesini duyurma fırsatı vermek istiyoruz. Ses dünyasını yeniden inşa eden, dünyanın en interaktif podcast platformu olmak üzere geliştirdiğimiz Poddy, yalnızca anlatıcıların göründüğü bir platform olmanın ötesine geçerek dinleyicilerin de görünür olduğu ve seslerini duyurabildiği bir dijital uygulamadır. Bu özelliğiyle de dünyada bir ilk olma özelliği taşımaktadır. Çünkü Poddy’nin de ortaya çıkışında etkisi olan podcastin etkileşimli bir platformda var olmasını sağlayan “çok sesli podcast platformu” olma faktörü bugüne kadar geliştirilmemişti. Bu bağlamda Poddy; tıpkı metin, görsel ve video içeriklerinin kısmen veya tamamen üretildiği/paylaşıldığı platformlarda olduğu gibi ses içeriklerinin, yani podcastlerin de üretici ve dinleyici arasında etkileşim oluşturabileceği bir format ile geliştirildi.
Türkiye’de sesli içerik arşivini ve sesli içerik dinleme kültürünü nasıl değerlendiriyorsunuz? Her sesli içeriği bir çeşit “podcast’’ olarak değerlendirebilir miyiz?
Türkiye diğer ülkelere göre sesli içerik arşivi ve dinleme yoğunluğu açısından kıyaslandığında henüz çok yüksek bir seviyede olmamakla birlikte, süratle gelişme gösteriyor. Tıpkı dünya genelinde olduğu gibi Türkiye’de de pandemi podcast ve sesli içerik arşivinin daha da zenginleşmesine ve buna bağlı olarak bir dinleme kültürünün oluşmasındaki en önemli faktör oldu. Ancak Amerika’da her iki yetişkinden birinin her gün en az 1 podcast dinlediğini düşünürsek bizim daha gidecek epey yolumuz var. Diğer sorunuza gelecek olursak, evet, kaydedilen ve yayınlanan her sesli içerik teknik olarak bir podcasttir. Ancak her podcastin bir karşılığı, değeri bir dinleyicisi var mıdır; bunu da ayrıca konuşmak gerektiğini düşünüyoruz. Zira bizim de yapmış olduğumuz saha araştırmalarında, dinleyicilerin “Neden podcast dinledikleri” sorusuna verdikleri yanıtı tek bir çatı altında toplamak mümkün; o da “fayda”. Buradaki “fayda” tanımı her kitleye göre farklılık gösteriyor. Bir dinleyici grubuna göre bilgi/fikir sahibi olmak, haber almak dinleyenin dinlediği içerikten beslenmesi, faydalanması anlamına karşılık gelse de farklı bir dinleyici grubu için boş zamanı değerlendirmek, Z jenerasyonun tabiri ile “boş yapmak” ve bu haliyle de boş zamanın daha eğlenceli keyifli geçmesini sağlayan bir araç olarak “fayda” tanımının altının doldurulduğunu görüyoruz. Bu durum farklı kitleler tarafından sesli içeriklere ilişkin talepteki çeşitliliği ortaya koyuyor.
Yakın zamanda organize ettiğiniz “Çok Sesli Çalıştay’’ ve çıktılarının yayınlanma biçimi, alışkın olduğumuzdan daha farklı bir içerik konseptiyle karşılaşmamıza neden oluyor. Bir komünitenin duygu ve düşünce aktarımının çıktılarını değerlendirmek bağlamında organize ettiğiniz çalıştay, nasıl bir etkiye sahip?
Değerli katılımcılarla gerçekleştirdiğimiz Çok Sesli Çalıştay etkinliğimizin çıkış noktası esasen Poddy’nin de ülkemizde meydana gelen ve hepimizi derinden üzen depremler sonrasında konuşmanın ve paylaşmanın iyileşmemize yardımcı olacağına inanarak beta döneminde olmasına rağmen hızlı bir şekilde kullanıma açılması ile paraleldir. Kısa bir süre içerisinde çok sayıda dinleyici ve podcast üreticisinin katılım gösterdiği Poddy’nin bu amacını güçlü bir zemine taşımak, platformumuzda deprem sonrası iyileşme ve afet sonrası eğitim odaklı içeriklerle dinleyicilere fayda sağlamak üzere etkinliğimizi gerçekleştirdik. Bilgi birikimi ve deneyimleriyle değerli paylaşımlarda bulunan katılımcılarımız da çalıştayımızın içeriğini zenginleştirdiler. Eğitim ve psikoloji alanında meydana gelen büyük yıkımları depremin birincil ve ikincil tanıkları olarak onarmaya çalıştığımız çalıştayda, farklı seslerin birleşerek uyumlu bir yankıya dönüşmesini ve herkesin kendince pay çıkarabileceği dalga etkisi yaratmayı da hedefledik. Eğitim ve psikoloji olmak üzere iki çalışma masasında gerçekleştirilen programın çıktılarını ise Poddy üzerinden yayına alarak herkesin erişimini sağladık.
Podcast içeriklerinde etkileşimin de kurulmasını hedefleyen bir yapınız var; bu durum, podcastler için farklı aracı sosyal mecralar ile sağlanılmaya çalışılan bir özellikti. Bu etkileşimi nasıl ve hangi yolla sağlamayı hedefliyorsunuz?
“Çok sesli podcast platformu” tanımı ile şekillendirdiğimiz Poddy’de hem yayıncı hem de dinleyicilere sesini duyurma imkanı sunuyoruz. Yayıncılar, içeriklerini bir podcast içeriği olarak geniş kitlelere ulaştırabilirken dinleyiciler beğendikleri podcast’leri farklı bir platformdan ileti olarak göndermenin ötesine geçerek doğrudan Poddy üzerinden paylaşabiliyor; profillerinde ve akışta yayınlayabiliyorlar. Bu yayınlama fonksiyonlarının yanında metin, görsel ve video içeriklerin paylaşıldığı sosyal medya platformlarında mevcut olan yorum, beğeni ve paylaşım gibi güçlü etkileşim fonksiyonlarını podcastin erişim kolaylığı sunan çok sesli dünyası ile buluşturuyoruz.
Poddy ile birlikte keşfettiğimiz ve bizim “podcaps” adını verdiğimiz içerik türü ise tıpkı uygulamanın kendisi gibi yenilikçi bir araç olarak karşınıza çıkıyor. Podcaps, Poddy üzerinden paylaşabildiğiniz maksimum 60 saniyelik ses kayıtlarını temsil ediyor. Uygulamanın tüm kullanıcıları tarafından ses kaydedilerek oluşturulabildiği gibi beğenilen bir podcastin 60 saniyeye kadarlık bir kısmının alıntılanmasıyla da podcaps oluşturmak mümkün oluyor. Alıntı veya kayıt amacıyla fark etmeksizin podcaps ile Poddy’de içerikleri yaygınlaştırmak ve bu sayede içerik üreticiler için daha geniş kitlelere ulaşmak kolay hale geliyor.
Podcast içeriklerinde bir etkileşim kurabilmenin etkisini hem içerik üretici hem de tüketici bazında nasıl öngörüyorsunuz? Bu etkileşim, yeni bir dinleme kültürü oluşturur mu?
Paylaşmak ve etkileşim kurmak hayatın önemli bir parçası. Benim için Poddy’nin bir fikir olarak ortaya çıkışında da bu bakış açısı söz konusuydu. Dinlediğim bir podcast içeriğinin yayıncısıyla veya doğrudan içeriğin kendisiyle etkileşim kuramadığım noktada bu gereksinimi hissettim ve ertesi gün ekip arkadaşlarımla fikri paylaştığımda da hızlı bir şekilde Poddy’nin temellerini attık.
İçerik üretici açısından baktığımızda etkileşimin en önemli rolü hiç şüphesiz geri bildirim alabiliyor olmak ve dinleyicilerin düşünceleri, fikirleri, önerilerine kulak verebilmek. Dinleyici açısından ise ilgi duyulan konu özelindeki bir podcast yayınına dair düşüncelerini paylaşabilmek, memnun kaldıkları bir içeriği takdir etmek üzere beğeni göstermek. Dinleme kültürünün şekillenmesi noktasında ise zincirleme bir dönüşüm olacağını öngörüyoruz. Podcast içerik üreticileri için motivasyon sağlayarak üretimin sürdürülebilirliğini sağlayacak ve dinleyicilerin de beğendikleri içerik üreticilerini destekleyebilmelerini mümkün kılacak “Clap” adını verdiğimiz bir özelliği Poddy’de hayata geçirmek üzere çalışıyoruz. Bu özellik ile dinleyiciler Poddy aracılığıyla içerik üreticiyi desteklerken üreticinin de bu yolla gelir elde etmesi mümkün hale gelecek. Sonuç olarak, üreticiler dinleyicilerin yorum, beğeni ve clap’leri ile aldıkları geri bildirim neticesinde içeriklerini zenginleştirebilirken dinleyiciler de fikirleri ile bir parçası oldukları içeriklere ulaşabilecekler. Bu haliyle mevcutta monolog yapıdaki podcast yayıncılığını diyaloğa çevirerek, dinleyicinin üreticiye olan katkısı ile üreticinin de sürdürülebilir bir şekilde içerik üretmesine destek olmaya çalışacağız.
Konuşmanın iyileştirici gücüne inandığınız için deprem sonrasında organize ettiğiniz çalıştaya benzer faaliyetleriniz devam edecek mi?
Toplumsal fayda odağında içerikleri Poddy’de erişilebilir kılmak ve platformun birleştirici, iyileştirici, ilham verici yönünü güçlendirmek üzere çalışıyoruz. Öncelikle ilkini gerçekleştirdiğimiz Çok Sesli Çalıştay’ın farklı amaçlar doğrultusunda planlanan oturumlarını da ilerleyen aylarda hep birlikte gerçekleştirmeyi hedefliyoruz. Eş zamanlı çok sayıda STK ile onların seslerini daha geniş kitlelere duyurmaları ve kendi içeriklerini oluşturmaya başlayabilmeleri için beraber çalışmaya başladık bile. Hızlıca onların kurumsal Poddy hesaplarını oluşturuyor ve gerek kendi cihazlarından gerekse İstanbul, Ankara ve İzmir’deki stüdyolarından içerik üretebilmeleri için gerekli ortamı sunuyoruz. Çok Sesli Çalıştay ve STK iş birlikleri gibi kıymetli projelerimizi, toplumumuzun da ihtiyaçlarını dikkate alarak hayata geçirmeye devam edeceğiz.
Bunlarda oluşturulan doğal ortamın sesli bir içeriğe dönüşümünde ne gibi metriklere dikkat ediyorsunuz? Bu tür programların sesli çıktılarının oluşması, iyileşmeye nasıl bir katkı sağlar?
Çok Sesli Çalıştay’da podcast üreticileri, konu ile ilgili akademisyenler, bilirkişiler ve ilgili STK’ların çalışanlarının katılımıyla elde ettiğimiz çıktılar bizim için özellikle ülkemizde etkileri halen devam eden deprem sonrası iyileşme noktasında oldukça değerliydi. Poddy’i erken dönemde kullanıma açmamızda da etkili olan “konuşmanın iyileştirici gücü” odağında, bu çalıştaydan elde edilen çıktıların da dinleyicilerimiz için erişilebilir olmasını sağladık. “Travma Sonrası Psikolojik İyileşme” ve “Afet Sonrası Eğitim Süreçleri” olmak üzere iki ana başlıkta şekillenen çıktıların başta depremden etkilenen bireyler olmak üzere tüm toplumumuza faydalı olmasını istedik.
Toplumsal konularda değer yaratmak, farkındalık oluşturmak ve Çok Sesli Çalıştay gibi bireysel ve toplumsal iyileşmeye yönelik çıktıların herkes tarafından erişilebilir hale gelmesini sağlamak oldukça değerli. Biz de Poddy’de bu sorumluluğun bilinciyle iyileşme odaklı içerikleri zenginleştirmeye ve herkes için erişilebilir kılmaya devam edeceğiz. Bu noktada böyle zor zamanlarda konuşacak, paylaşacak, dinleyecek çok şey olduğuna inanıyor ve Poddy’nin bunun için iyi bir araç olduğuna inanıyoruz.
Poddy’nin geleceğinde neler göreceğiz? Önümüzdeki süreç için planlarınız ve hedefleriniz nelerdir? Poddy Türkiye podcast ekosisteminde nasıl bir etki oluşturabilir?
Yakın gelecekte getireceğimiz fonksiyon ile dinleyiciler için içerik bulma noktasında yeni olasılıklara kapı aralayacağız. Poddy’de bir podcaste ulaşmak için arama çubuğunda bir kelime aratıldığında, sesi metne çevirme teknolojimiz sayesinde ilgili kelime başlıkta veya açıklamada yer almasa dahi o kelimenin sesli olarak telaffuz edildiği içerikleri bulmak ve bu kelimenin geçtiği kısmı dinleyebilmek mümkün olacak. Arama alanında halihazırda görsel deneyimi arttırılmış ilgi çekici ve kolay bir arama deneyimi sunuyoruz.
Bunun yanı sıra erişilebilirlik vizyonumuz ve global bir teknoloji şirketi olma hedefimizle hem kaydedilen hem de dinlenen içeriklerin yapay zeka entegrasyonu ile farklı dillere doğrudan Poddy üzerinden çevrilmesine olanak tanıyan bir özellik üzerinde çalışıyoruz. Buna ek olarak kapsayıcılık odağımızla fırsat eşitliği oluşturmak adına sesli içeriklerin işaret diline dönüştürülmesi ve işaret dilinin sesli hale getirilmesine olanak tanıyacak bir özelliği gelecekte hayata geçirmeyi hedefliyoruz. Benzer şekilde yazılı içeriklerin sesli, sesli içeriklerin yazılı içeriğe dönüştürülmesi için de Poddy’ye entegre edeceğimiz yapay zeka çözümü üzerinde çalışmalarımız sürüyor. Kullanıcıların podcaps oluştururken ister birlikte ister ayrı ayrı kayıt ekleyerek tek bir içerik oluşturma imkanına sahip olacağı, yapılan kayıtların ise ayrı dosyalar halinde düzenlenebileceği bir özelliği kullanıma sunacağız.
Türkiye podcast ekosisteminde yaratmak istediğimiz etkiye gelecek olursak; öncelikle dinleme deneyimini etkileşim araçları ile zenginleştirerek anlık olarak platformda reaksiyon verilmesini sağlayan ve sosyal medyadan alışık olduğumuz yapıyı tesis etmeye çalışıyoruz. Üretici açısından üretimi kolaylaştıran ve bu sayede herkesin sesi ile tanışarak sesli içerik üretebilmesine olanak sağlayan bir araç olmayı hedefliyoruz. Bu sayede de daha fazla kişinin hikayesini duyacağımızı düşünüyoruz. Profesyonel üreticiler içinse kitleleri ile bağ kurabildiği ve doğrudan destek alabildiği bir yapı ile de üretici ekonomisine katkı sağlayarak, onların daha da fazla ve verimli üretebilmeleri için destek sağlamaya çalışıyoruz. Dinleyicinin, üreticinin ve sesli içerik üretmeye ilişkin fikri olan kitlenin ihtiyaçlarına göre podcast özelinde tasarlanmış bu anlamda tek platformuz. Sunduğu faydalarla bir SüperApp olma özelliği de taşıyan Poddy’nin bu haliyle podcast ekosisteminde yer alan tüm partilere ev sahipliği yapmasını bekliyoruz.