Günümüzde insanlar yolladıkları mesajlara anında cevap bekliyorlar. Ama hiçbir mesajı yollandığı anda yanıtlamamalısınız. Eğer tam anlamıyla yazdığınız şeyi düşünmeden “gönder” düğmesine basarsanız, bir iletişim eksikliğinin temellerini atmış olursunuz. Bunu yaşamamanız için işte size birkaç seçenek:

• Yanıtsız cevap vermek: “Mesajını aldım.” Bu bir bilgilendirme mesajı işlevini görür. En azından karşı tarafa mesajını okuduğunuzu haber vermiş olursunuz.
• Beklenti yaratmak: “Mesajı aldım. Bugün yapacak çok işim var, yarın sana döneceğim.” Bu tür bir cevap genellikle iki tarafı orta bir noktada buluşturur. Anında cevap vermiş olmanızın yanı sıra, isteğini ne zaman yanıtlayacağınızla ilgili bir zaman belirtirsiniz.
• Cevaplamamak: Yanıt vermeyin. Gerçekten. Bunu yapabilirsiniz. En azından 24 saat parmaklarınızın mesaj yazmasını engelleyin. Bazen cevap vermemek avantajınıza olabilir böylece siz ve mesajı bekleyen kişinin daha çok düşünecek vakti olur.

Anthony K. Tjan’ın “Before You Respond to that Email, Pause” adlı yazısından uyarlandı.

Ayrıca “Yöneticilerinize E-posta Yollamaktan Çekinmeyin” isimli tüyo yazısı da ilginizi çekebilir.