İş dünyası her açıdan dijitalleşirken, hayatı kolaylaştıran finansal teknolojiler de bundan nasibini alıyor. Fintekler olarak da bilinen finansal teknoloji şirketleri, 20. yüzyılın sonunda dijitalleşmeye başlayan bankaların işlevlerini, kurum ve kuruluşlara çeşitli avantajlar sağlayan ürün, hizmet ve platformlara dönüştürerek bu alanda dikkat çeken çalışmalar yapıyorlar.
Günümüzde etkilerini hissettiğimiz finansal teknolojiler dalgasını mümkün kılan başlıca iki teknolojik gelişmeden bahsedebiliriz. Bunların başında, artan bağlanabilirlik geliyor. İnternet ve mobil teknolojiler hem işletmeler arası hem de doğrudan tüketiciyle uzaktan etkileşim yeteneklerini iyileştiriyor.
Doğrudan dağıtım kanallarına erişimi ve bu kanalların verimliliğini artıran bağlanabilirlik alanındaki gelişmeler, özelleştirilmiş finansal hizmetlerin düşük maliyetle sunulmasını mümkün kılıyor.
Bulut teknolojilerinin yaygınlaşmasıyla maliyetlerin düştüğü veri depolama da finansal teknolojilerin ulaşılabilir hale gelmesinde önemli bir rol oynuyor. 2009’da gigabayt başına maliyet 0,11 dolar civarındayken, 2020’de 0,02 dolara kadar düştü. Düşen maliyet üretilen veri miktarında yaşanan muazzam artışın önünü açtı. Statista’nın tahminlerine göre, küresel olarak oluşturulan, yakalanan, kopyalanan ve tüketilen yıllık veri miktarının 2021’in sonunda 79,6 zetabayta ulaşması bekleniyor.
Finansal teknolojiler, çok sayıda veriyi anlık işleme gücünü ise bilgi işlem hızındaki gelişmelerden alıyor. Buradaki gelişmenin büyüklüğünü anlatmak için gündelik hayatımızdan çarpıcı bir örnek verebiliriz. Bundan 4 yıl önce tanıtılan iPhone X akıllı telefonun kalbinde yer alan 2,39 GHz hızındaki A11 işlemcisi bile, 1976-1982 yılları arasında dünyanın en hızlı süper bilgisayarı olan ve 80 MHz’lik bir işlemciye, buna karşın 5,5 ton ağırlığa ve 10 milyon dolar maliyete sahip Cray-1’den tam 30 kat daha hızlı!
Finans İşlemlerinin Ötesine
Fintek, tüm bu gelişmelerden elde ettiği güçle en yeni teknolojilerle müşterileri için yenilenmiş deneyimler sağlıyor ve modern işin ihtiyaçlarını yönlendiriyor.
Finans alanının da çekirdeğinde muhasebe süreçleri yer alıyor. Her kuruluşun operasyon yapısı ve ona bağlı departmanları birbirlerinden farklı. Ancak yapısından ve sektöründen bağımsız olarak tüm organizasyonlar, borç ve alacak gibi temel muhasebe işlemleri yürütüyor. McKinsey tarafından gerçekleştirilen bir araştırmaya göre, önde gelen birçok kuruluş finans teknolojileri sayesinde günlük finans işlemlerinde yüzde 39’un üzerinde verimlilik elde etmiş durumda. Kuruluşlar, her gün gerçekleştirdikleri finans işlemlerinin verimini, onları daha az insan emeğine dayalı şekilde yürüterek artırıyor, buna bağlı olarak işlerin tamamlanması için gereken süreyi ve operasyonel maliyetleri azaltıyor.
Önümüzdeki dönemde, makine öğrenimi, yapay zeka (AI), robotik süreç otomasyonu (RPA) ve işlem etkinliklerini otomatikleştirmek için kullanılan benzer teknolojilerin, finans özelinde başlattığı dijital dönüşümün daha karmaşık görevlere de yaygın şekilde uygulanması bekleniyor. Günümüzde bu konuda başı çekenler, alanlarında lider dev şirketler ve dijital dönüşümünü uzun zaman önce başlatan finans gibi sektörler. Bu teknolojilerin daha ulaşılabilir hale gelmesiyle örneklerin de çoğalması bekleniyor.
Ne Değişti?
Fintek devriminin bizlere sunduğu en büyük getiri, hizmet ve ürün geliştirmek için finans ve teknolojinin yakınsamasını mümkün kılması oldu. Bankalar ve finans kuruluşları artık finans çözümlerinin tek sağlayıcısı değil ancak onlar olmadan fintekin bu kadar gelişmesi hayal bile edilemezdi. Öte yandan, son yıllarda teknoloji şirketlerinin de bu alanda faaliyet göstermeye başlaması ise bir tesadüf değil.
CB Insights verilerine göre, 2021 yılının ocak ayında dünya genelinde fintek alanında çalışan 79 adet unicorn bulunuyordu. PwC ise finansal hizmetler alanında çalışan şirketlerin yüzde 82’sinin önümüzdeki 3 ila 5 sene içerisinde finteklerle iş ortaklıkları yapmayı planladıklarını belirtiyor.
Bu veriler ışığında sektörler arası iş birliğinin teknolojik gelişme faktörünü de yanına alarak hızlanacağını ve önümüzdeki yıllarda finans hizmetlerini ve ürünlerini geliştirmeye devam edeceğini söylemek mümkün. Bu sayede, fintek ürünlerinin mottosu ‘daha kolay’ yerine ‘daha iyi’ olabilecek. Benzer bir atılımı bugünden görmek isteyenler, bankaların uygulama mağazalarındaki en iyi ürünlerden bazılarını oluşturan gelişmiş mobil uygulamalarına bakabilirler.
Verim Artışı Detaylarda Gizli
Uygulamalar ya da web şubeleri ne kadar gelişmiş olursa olsun, işiniz bütün gün kuruluşunuzun çalıştığı tüm bankalardaki hesaplarla olduğunda, bunun getirdiği zaman maliyeti göz ardı edilemez. Çözümlerinde üretici ve marka bağımsız işlevler sunmayı hedefleyen İnnova, finans sektöründeki deneyimini bu maliyeti oradan kaldırmak için kullanarak PayFlex Ortak Banka Platformu’nu (OBP) geliştirdi.
Muhtemelen kuruluşunuzun birden fazla bankada hesapları bulunuyor ve finans ekibiniz tarafından cari akışın yönetimi için sık sık kontrol ediliyorlar. PayFlex OBP, farklı bankalardaki hesapların görüntülenmesi için tek tek bankaların internet ya da mobil şubelerinin ziyaret edilmesi ihtiyacını ortadan kaldırıyor. Tüm hesapları ve şirketin cari akışına dair güvenilir tabloyu tek bir platformda birleştiren çözüm, verimliliği artırıyor, insan hatalarını azaltıyor ve büyük zaman tasarrufu sağlıyor.
PayFlex İnnova ürün ailesinin en sevilen özelliklerinin başında gelişmiş entegrasyon özellikleri geliyor. Bu geleneği sürdüren PayFlex OBP, halihazırda kullandığınız ERP ve CRM gibi kurumsal uygulamalarla entegre çalışabiliyor. Böylece cari akışlar otomasyona bağlanıyor ve tüm sistemlerde geçerlilik kazanıyor.
İnnova’nın fintek alanında sunduğu bütünleştirici çözümleri PayFlex OBP ile sınırlı değil. Örneğin PayFlex Sanal POS, e-ticarete atılmak ya da daha iyi bir ödeme çözümüne ihtiyaç duyan şirketlerin tek bir çözümle 13 bankaya entegre olmalarını sağlıyor. Normalde sanal POS almak istedikleri her bir bankanın kriterlerini yerine getirmek için ayrı ayrı çalışmalar yürütmesi gereken şirketler, dünya standartlarında protokoller ve sertifikalara uygun geliştirilen PayFlex Sanal POS ile kolayca Türkiye’nin en büyük bankalarının kredi ve banka kartlarından ödemeler kabul etmeye başlayabiliyor.
