SPONSORLU İÇERİK - MANTRA

Blok Zinciriyle Geleneksel Finansın Demokratikleşmesi

22 Ekim 2024, Salı

Günümüzde, internet erişimi olan herkesin dünya çapında herhangi bir ülkenin devlet tahvillerine veya hisse senetlerine kolayca ve düşük maliyetle yatırım yapabilmesi henüz mümkün değil. Bu durum, küresel piyasa hacminin potansiyelinin tam olarak gerçekleşmesini engelliyor, finansal enstrümanlara erişimin demokratikleşmesini zorlaştırıyor ve ülkeler arası sermaye akışında dengesizliklere yol açıyor. Özellikle gelişmekte olan ülkeler, ya yeterli likiditeye ulaşmakta güçlük çekiyor ya da global finansal enstrümanlara yeterli erişimi yok. Bu sorunların çözülmesi, finans sektörünün daha kapsayıcı, verimli ve adil bir yapıya kavuşması açısından büyük önem taşıyor.

Bu sorunların çözümüne yönelik olarak, BlackRock’un Ethereum blok zincirinde faaliyet gösteren 500 milyon dolarlık tokenleştirilmiş hazine fonu BUIDL’ı başlatması ve Boston Consulting Group’un varlık tokenizasyonu pazarının 2030 yılına kadar 16 trilyon dolara ulaşacağını öngörmesi, finans sektörünün gerçek dünya varlıklarıyla daha kapsayıcı ve erişilebilir bir yapıya dönüşme potansiyelini gösteriyor.

Şimdi gerçek dünya varlıklarının blok zinciri üzerine taşınmasının sunduğu finansal imkanları, hem küresel ölçekte hem de Türkiye özelinde inceleyelim.

Gerçek dünya varlıklarının blok zinciri üzerine taşınmasıyla küresel ölçekte etki yaratacak önemli gelişmeleri detaylandıralım:
 

  • Erişimin Demokratikleşmesi: Küçük yatırımcılar, sanat eserleri, gayrimenkul ve değerli metaller gibi daha önce erişemedikleri varlıklara küçük paylar halinde yatırım yapabilecek. Bu durum yatırım çeşitliliğini artırır, riskleri dağıtır ve daha fazla kişinin finansal piyasalara katılmasını sağlar.
  • Küresel Sermaye Akışının Hızlanması: Blok zinciri sayesinde varlıklar coğrafi sınırları aşmadan dünya genelinde hızlı bir şekilde transfer edilebilir. Bu durum küresel sermaye akışını hızlandırır ve ekonomik büyümeyi destekler.
  • İşlem Maliyetlerinin Düşmesi: Geleneksel finansal sistemlerde aracıların azalması, işlem maliyetlerini düşürür. Bu, özellikle uluslararası transferlerde büyük tasarruflar sağlar.

Paribu’nun 2024 yılındaki Kripto Para Bilinirlik ve Algı Araştırması’na göre, son bir yılda kripto para ile işlem yapanların oranı yüzde 25,1’den yüzde 27’ye yükselmiş. Zaten halihazırda kripto paralarla bu kadar ilgili olan Türk kullanıcı ve yatırımcılar için Gerçek Dünya Varlıkları sektörünün de dönüştürücü olacağını düşünüyoruz.

Gerçek dünya varlıklarının Türkiye’ye sağlayacağı spesifik yararla ise şunlar olabilir:
 

  • Yatırım Çekme: Türkiye’deki varlıkların tokenleştirilmesi, yabancı yatırımcıların ülkeye daha kolay ve güvenli yatırım yapmasını sağlar ve doğrudan yabancı yatırımı artırır.
  • KOBİ'lere Erişim: KOBİ’ler blok zinciri tabanlı finansal platformlar sayesinde daha kolay ve hızlı bir şekilde finansmana ulaşabilir. Bu durum girişimciliği destekler ve ekonomik büyümeyi hızlandırır.
  • Global Finansal Kapsayıcılık: Global bankacılık hizmetlerine erişimi olmayan geniş kitlelere blok zincir tabanlı finansal hizmetler sunularak finansal kapsayıcılık artırılabilir.

Gerçek dünya varlıkları, geleneksel finansı derinden etkileyen yeni ve ilginç uygulamalarla ön plana çıkıyor. Gayrimenkul tokenizasyonu, bu dönüşümün en çarpıcı örneklerinden biri. Bu süreçte, mülkiyet blok zincir üzerinde dijital tokenlara dönüştürülüyor ve gayrimenkule yatırım yapma şeklimiz kökten değişiyor.

Gayrimenkul tokenleştirme, DeFi (merkeziyetsiz finans) ekosistemiyle daha fazla bütünleşme olanağını da beraberinde getiriyor. Tokenleştirilmiş gayrimenkuller, DeFi'nin sunduğu imkanlarla birlikte kullanılabilecek; token sahibi yatırımcılar, bu tokenleştirilmiş varlıkları teminat olarak kullanarak kredi alabilecek veya merkeziyetsiz para piyasalarına katılabilecekler.

Bu durum, yatırımcılara daha fazla esneklik sağlayarak, gayrimenkullerini ek finansal varlıklar edinmek için bir araca dönüştürmelerine olanak tanıyor. Ayrıca, gerçek dünyadaki varlıkların, örneğin gayrimenkullerin, DeFi uygulamaları için teminat olarak kullanılma olasılığı, daha geniş finansal ekosistemde genel likidite seviyesini de artırıyor.

Dubai’de 10 milyon dolarlık bir lüks daire hayal edin. Geleneksel olarak, bu tür bir mülkü sadece varlıklı bireyler veya büyük yatırım firmaları alabiliyordu. Ancak şimdi, tokenizasyon sayesinde bu daire her biri 1.000 dolar değerinde 10.000 tokene bölünebiliyor. Bir anda, çok daha geniş bir yatırımcı kitlesi Dubai’nin seçkin bir gayrimenkulünden pay sahibi olabiliyor. Yüksek değerli varlıkların bu demokratikleşmesi, artan likidite ve potansiyel olarak daha düşük işlem maliyetleriyle birleşerek, daha önce geleneksel piyasalarda mümkün olmayan gayrimenkul yatırımında önemli bir dönüşümü temsil ediyor.

Yukarıdaki bahsettiğimiz inovasyonu MANTRA olarak, Gerçek Dünya Varlıkları odaklı Layer 1 blok zinciri platformumuzla Dubai’de MAG Real Estate ile 500 milyon dolarlık gayrimenkulü tokenize etmek için bir anlaşma yaptık. Bu, oyunun kurallarını değiştiren bir adım. Blokzincir teknolojisini emlak piyasasına güçlü bir şekilde taşıyoruz. Varlıkları bölerek, Dubai’nin lüks gayrimenkullerini dünya genelindeki küçük yatırımcılara açıyoruz. Bu da daha düşük giriş engelleri, daha iyi likidite ve daha fazla çeşitlendirme seçenekleri demek. Blok zincirin geleneksel olarak ayrıcalıklı piyasalarda yatırımı nasıl demokratikleştirebileceğinin somut bir örneğini sunuyoruz. Ancak, bu hedefe ulaşmak için düzenleyici engellerin üstesinden gelmeli ve yatırımcıları bu yeni yatırım modeli hakkında bilgilendirmeliyiz.

Gerçek dünya varlıklarının blokzincir teknolojisiyle tokenleştirilmesi, finans sektöründe küresel bir dönüşümün habercisidir. Securitize gibi şirketler, BlackRock’un RWA fonunu tokenleştirerek bu alanda öncü rol üstleniyorlar. Benzer şekilde, ConsenSys ve JPMorgan gibi büyük finans kuruluşları da bu yenilikçi teknolojiyi benimseyerek finansal varlıkların daha erişilebilir ve şeffaf hale gelmesine katkı sağlıyor. Bu gelişmeler, finansal ekosistemi yeniden şekillendirirken, MANTRA olarak biz de bu yenilikçi hareketin bir parçası olmaktan gurur duyuyoruz. Attığımız adımlarla, hem Türkiye’de hem de dünya genelinde daha kapsayıcı ve verimli bir finansal geleceğin inşasına katkı sağlamayı hedefliyoruz.

Paylaş:

Bu içeriği beğendiyseniz daha fazlası için ücretsiz üye olun!

SEÇENEKLERİ GÖRÜNTÜLE

Sınırsız Erişime Sahip Olmanın Tam Zamanı

HBR Türkiye içeriğine bir yıl boyunca tüm platformlardan erişin!
ABONELİĞİMİ BAŞLAT

Tüm Arşive Gözatın

Paylaş