Gençlerin Perpektifinden’de bu hafta düşüncelerini okurken dahi enerjisini hissedebileceğiniz bir genç var! Atakan Demir, ‘’normal’’ olandan sıkılıp kurduğu enerjik iş ortamını ve farklı farklı işleri deneyimlediği hikayesini sizler için aktardı. Yeniliklerin peşinde olan, eğlencenin eksik olmadığı bir iş ortamı sunan ve jenerasyon meselelerine dair yeni bir bakış açısı yakalamanızı sağlayacak Atakan Demir’i tanıyalım!

Atakan Demir kimdir? Bize biraz kendinden bahseder misin?

Ölümsüzlük ütopyası peşinde, ‘’normal’’den sıkılan, harika insanların harika işler yapabileceğine inanan ve bu insanlarla tanışmayı çok seven genç ve enerjik bir iş insanıyım. Eğlenerek çalışmaya bayılırım. İnsanlar, eğlenerek çalışan insanlara daha az saygı duymaya meyillidir. Bu nedenle LinkedIn’de adımı Atakan Metaverse Demir yapmamı çoğu insan saçma bulacak olsa da buna çok güldüğümüz güzel bir ekibim var; onlar da eğlenerek çalışmaya bayılıyor ve bizim için de önemli olan budur. Eğlenerek çalışmayanlar bize sıkıcı gelir.

Bunun dışında sık sık, insanların kendi yeteneklerinin ve tutkularının farkında bile olmadıklarını fark ediyorum. Ardından da, ya insanların bunu fark etmelerini sağlamaya çalışırım ya da bunu fark etmiş olanlarla beraber hemen işbirliği yapmaya başlarım. 15 yaşımdan beri hayatım genel olarak bu amacın etrafında şekillendi. Şimdiye dek harika insanlarla çok keyifli ekipler kurdum ve bu ekipleri yönettim; beraber app’ler, tasarımlar, marketing projeleri, danışmanlıklar yaptık.

İş hayatıyla tanışmadan önce Sabancı Üniversitesi’nde Bilgisayar Mühendisliği ve İşletme çift anadalı yaparken, önce Amerika’da Massachusetts Intstitute of Technology’de, sonra da Hong Kong’ta University of Science and Technology’de uzun dönem akademik çalışmalara katıldım ama dönem pek de fazla sürmedi. 3.9 ortalama yapmak pek de eğlenceli gelmemişti. Yenilikçi şirketlere yaratıcı ve teknoloji odaklı hizmetler sunmak ya da kendi start-up’larımla ilgilenmek, zamanla daha fazla ilgimi çekti. Şu an markalaşma, sosyal medya yönetimi, Gen Z odaklı danışmanlık; son bir aydır da NFT ve metaverse dikeyinde uluslararası standartlarda hizmetler sunduğumuz genç yeteneklerden oluşan global bir şirketimiz var, adı da Creatiful Minds. Bize uygun bir kelime bulamayınca kendimiz yarattık bir tane. Amacımız bir gün Oxford Sözlüğü’ne girebilmek!

Bugüne değin birçok start-up deneyimin olmuş. Bu start-up deneyimlerin konuları bağlamında da birbirinden farklı alanlarda. Bu deneyimlerin sana ne gibi katkıları oldu?

Üniversite öğrencisiyken başlamıştım startuplarla ilgilenmeye. O yıllarda, startup ekosistemi ile ilgili iki temel odağım oldu. Bunlarda ilki deneyim kazanmaktı. Farklı sektörler, farklı teknolojiler, farklı insan tipleri hakkında deneyim kazanmaya çok önem verirdim. Çünkü Gen Z olarak bizim gibi insanlar genellikle spesifik bir şeye hemen odaklanmakta güçlük çeker. Bunun pek çok sebebi vardır: Aynı anda birden fazla farklı yeteneğe sahip olmak, ailedeki insanlardan daha farklı bir sektöre ilgi duymak, tam da yeni iş alanlarının hızla ortaya çıktığı bir dönemde bu kararları veriyor olmak gibi... Bunlar ve daha fazlası bir araya gelince, genç insanlar ne yapacakları/ne yapmak istedikleri hakkında kararsız olduklarını düşünürler. Halbuki kararsız değiller, tam tersi! Çok kararlılar. Seçenekleri deneyimlemek ve elemek de bu nedenle önemli hale gelir. Farklı alanlarda startuplar kurmak ve başarılı olmak (bazen havalı bir batış hikayesi de bir başarıdır!), tutkumu ve yeteneklerimi anlamamı sağladı. İkinci temel odağım ise network’tü. Her bir işimde, network’ümü farklı açılardan genişletme ve geliştirme fırsatım oldu. Bu iki durumu da (insanın yaşamını kümülatif bir şekilde iyileştirdikleri için) en önemli katkılar arasında sayabilirim.

Creatiful Minds ile 2015 yılından bu yana bir serüveniniz var. Bu zaman diliminde nasıl yola çıkmıştınız, sonradan bünyenize ne gibi yapıları dahil ettiniz?

2015’te üniversite ikinci sınıftaydım ve yaptığım stajlarla ilgili pek çok mutsuzluğum vardı. İlk önce tamamen bireysel olarak kendimden dolayı kaynaklandığını düşünüyordum. Sonra arkadaşlarımla konuştukça fark ettim ki benzer mutsuzlukları onlar da yaşıyor. Bunları anlatmaya karar verdik ve şirketlere tersine mentorluk yapmaya başladık. Bu konudaki kaynaklar kısıtlıydı ve ‘Z kuşağı’ kavramı da şu anki kadar popüler değildi. Fakat o zamanlar bize asla gerçekleşmeyeceğini söyleseler de, esnek çalışma modelinin Z kuşağı için uygulanması gerektiğini holdinglere ısrarla anlatıyorduk. Henüz o zamanlar dünyanın en çok kullanılan sosyal medya platformu değilken biz Tiktok’un ilk çıktığı zamanlar çok fazla kullanılacağını söylüyorduk. Çalışma şekillerinin ve trendlerin yanı sıra yine Z kuşağı odaklı pazarlama, ürün, inovasyon konularında danışmanlık hizmetleri sunduk. Zamanla sosyal medya, app, website, yazılım, tasarım hizmetleri de sunmaya başladık. En sonunda start-up serüvenlerimiz başladı. Üniversite öğrencisiydik, start-up’ımız vardı, okuldan hibe aldık, on binlerce kullanıcıya ulaştık, çok güzel insanlarla çalıştık. Ve bu birkaç kez daha tekrar etti. Ardından korona bizi birdenbire çok da eğlenceli bir şekilde oldukça zor bir duruma soktu. Zor durumlardan kurtulmak için start-up’ımızı bir kenara park ettik; ajans ve danışmanlık hizmetlerine tekrar odaklandık. Son üç aydır da NFT ve metaverse hizmetlerimiz tüm teknoloji altyapımızla birlikte sunulmaya başladı.

Creatiful Minds’ın çok kendine özgü bir dili var. Bu dile nasıl karar verdiniz? Hedef kitleniz bu dili nasıl buluyor?

Bünyemizde 1970-2005 yılları arasında doğmuş çok geniş bir yelpazeden oluşan harika insanlar var. Kendi Gen Z tanımımıza göre hepsi Gen Z sayılıyor. Sıkıcı hiyerarşi ile lakayıt bir iletişim arasında keyifli bir denge noktası var: Profesyonel samimiyet! Hepimizin ortak noktası, profesyonel samimiyete çok önem vermemiz. Bunu dilimize yansıtmak da bir marka ajansı olarak bizim iyi yapmamız gereken bir şey olmalı. Bu nedenle dilimizde profesyonel samimiyet görmek her anlamda mümkün.

Yaptığınız işlerde yenilikleri takip etmeye ve hızlı reaksiyon almaya çalışıyorsunuz. Sizi bu şekilde proaktif ve değişim dönüşümlere açık hale getiren yapıyı nasıl inşa ettiniz?

Çok teşekkürler. Bu, müşterilerimizden ve işbirliği yaptığımız partner şirketlerden de övgü aldığımız bir konu. Açıkçası spesifik bir gaye ile böyle bir özelliğe sahip olduk diyemem ama Z kuşağı olarak, zaten ekipten her birimizin kişilik özellikleri bu şekilde diyebilirim. Trendleri takip etmek ve trendleri gündelik sohbet konumuz haline getirmek insana bu konularda içgüdü geliştirme fırsatı sunuyor. Bunun bir sonucu olarak da yakın gelecek trendlerini erken görebilmek ve plan yapmaya vakit ayırabilmek mümkün oluyor. Bir de kahkahanın eksik olmadığı ve çok heyecanlı bir ekibimiz var. Yoğunluktan değil ama heyecandan uyuyamadığımız geceler pek sık oluyor. Aslında çok kısaca bu durumu ‘böyle bir ekibiniz olmasını istiyorsanız, böyle insanları doğru şekilde bir araya getirmelisiniz’ gibi çok basite indirgeyebiliriz. Benim de hayatımda en iyi olduğum konu bu. Ayrıca ekipteki herkesin en iyi olduğu konuları öğrenirseniz de çok keyiflenirsiniz.

Profesyonel Gen Z danışmanlığı üzerine çalışmalarınız var. Size göre kimler ‘’Gen Z’’ ve ‘’Gen Z’’ neler yapar?

Pek çok akademik çalışmada Gen Z farklı şekillerde ele alınıyor. Biz genel olarak 1995-2005 arasını Gen Z kabul ediyoruz ama burada önemli olan kesinlikle doğum yılı değil. Tanıştığımız ve 2001 doğumlu olup ‘’boomer’’ olan da var, 1960 doğumlu olup Gen Z olan da. Değişime açık, dijitalle haşır neşir, özgür ruhlu, özgüvenli ve potansiyeli paha biçilemez insanlar bizim için Gen Z. Ve böyle insanlara her zaman kapımız açık. Ayrıca, danışmanlık verdiğimiz şirketlerin kültürlerinin ve çalışanlarının da böyle olabilmeleri konusunda destek veriyoruz. İşimiz aslında bizim için çok basit: Kendimizi yansıtmak!

Aktif olarak NFT, Metaverse gibi konular üzerine de içerik üretiyorsun. Bu bağlamda araştırmalarında nerelerden besleniyor ve bunları içerik üretecek şekilde derliyorsun?

Linkedin’deki ‘’NFT Metaverse’’ hesabını yöneten bir ekibimiz var. Burada ben de anonim olarak sık sık paylaşım yapıyorum. Tüm dünyadaki NFT haberlerini Twitter’dan, LinkedIn’den, global internet haber sitelerinden toplayıp hem önce günlük olarak kendi aramızda tartışıyoruz hem de bu hesaptan paylaşıyoruz. Bazen günlük tempomdan yetişemediğim zamanlar olsa da sabah uyanınca yataktan kalkmadan önce heyecanla hesabımıza bakıp bir gün öncesinin gelişmelerini takip ediyorum. Güncel içerik ve haberleri takip ettikçe gelecek öngörülerine sahip olabilmek kolaylaşıyor. Ayrıca ‘’Gen Z’yi tanımak, geleceği tahmin etmenin ilk koşuludur’’ gibi bir de mottomuz var. Tüm bunlar birleşince fikirlerimi ekip arkadaşlarım gibi ben de düzenli bir şekilde paylaşmaya başladım.

Gençlerle çalışmaya ve üretmeye devam eden bir genç olarak akranlarına bir çağrın var mı?

Selam! Son soruya kadar okuman beni ne kadar da mutlu etti! Kıymetli vaktini bana ayırdığın için çok ama çok teşekkür ederim. Senin için birkaç şey söylemek isterim: Özgürlük ekosistemine dahil olmanı dilerim. Sıkıcı şirketlerde, sıkıcı insanlarla, sıkıcı işler yapmak yerine; her istediğini yapabileceğin o kadar çok seçenek var ki. Bana selam yazarsan tanışırız, ne güzel olur!

Paylaş:

Bu içeriği beğendiyseniz daha fazlası için ücretsiz üye olun!

SEÇENEKLERİ GÖRÜNTÜLE

Sınırsız Erişime Sahip Olmanın Tam Zamanı

HBR Türkiye içeriğine bir yıl boyunca tüm platformlardan erişin!
ABONELİĞİMİ BAŞLAT

Tüm Arşive Gözatın

Paylaş