Şu korkunç veriyi – hatta İstatistik diyelim –herkes bilir: Fortune 500 CEO’larının yalnızca yüzde 4,2’si kadınlardan oluşuyor. Hepimizin de kabul edeceği üzere ve hele de orta kademe yöneticilikte eskisi gibi bir cinsiyet ayrımının artık var olmadığını hesaba katarsak, bu rakam oldukça düşük. Peki, neden bunca hırslı kadın tam da tepeye varmadan önce duruyor? En son Hay Group çalışmasında ortaya atılan soru buydu ve sonuçları da bir o kadar ilginçti. Araştırmacıların bulgularına göre; erkekler hedef ve terfi odaklıyken, yeni bir şeyler öğrenme fırsatı kadınları daha fazla motive ediyor. Başka bir deyişle, kariyerleri onları nereye götürürse oraya gidiyorlar. Bu tavır çok güzel ama aynı zamanda kadınları doğrudan bir kariyer yolundan mahrum da bırakabilir, aynen kariyerlerinin zirvesindeyken ilerlemelerinin durmasına yetebileceği gibi.
Ruth Malloy’un Don't Let Your Career "Just Happen" adlı yazısından uyarlandı.