CEO’ların, bulundukları mevkiye özgü bir kaderleri vardır. Bir yandan şirketlerini sürekli geliştirmek, büyütmek ve hissedarlara değer yaratma baskısı altındayken bir yandan da toplumsal konularla ilgili hassas bir denge götürmeleri gerekir. Kimi zaman işin ilk kısmında, yani değer yaratma kısmında beklentiler öyle bir hale gelir ki kazandığınızdan daha fazlasını vermeniz gerekir. Bu çarkı döndürmenin yolu daha büyümek, daha da büyümek, sürekli büyümektir. Bu büyümenin de elbette bir sınırı vardır ve CEO, o sınıra geldiğinde gemiyi ilk terk eden olabilir.
Giriş yap veya
ücretsiz üye ol, okumaya devam et