
Toplumsal inşacılık kuramına göre, bireylerin dünyayı algılayışı, içinde bulundukları toplumsal yapı, dil, kültür ve güç ilişkileri tarafından şekillenir. Gerçeklik, statik değil, tam aksine dinamik ve toplumsal süreçler içerisinde üretilen ve tabii sürekli yeniden üretimi yapılan bir olgu. Objektiflik dediğimiz şeyse aslında, bir toplumun ya da egemen bir grubun ortaklaşa kabu...
Giriş yap veya
ücretsiz üye ol, okumaya devam et